Kutsal Kitap Hakkında Temel Bilgi
Kutsal Kitap nedir ve nasıl oluştu?
Kutsal Kitap, toplam 66 kitaptan oluşur (Eski Antlaşma 39 Kitap , Yeni Antlaşma 27 Kitap) ve yaklaşık 1.600 yıllık bir sürede yazılmıştır. Bu kitaplar, Tanrı'nın insanlara iletmek istediği mesajları içerir. Bu yüzden Kutsal Kitap, "Tanrı'nın sözü" olarak kabul edilir (1.Selanikliler 2:13).
Kutsal Kitabı kim yazdı?
Kutsal Kitabın asıl Yazarı Tanrı'dır. Ancak Tanrı, mesajlarını yazdırmak için yaklaşık 40 farklı kişiyi kullandı. Bu kişiler arasında Musa, Kral Davut, Matta, Markos, Luka ve Yuhanna gibi isimler yer alır. Tanrı, onlara mesajlarını ileterek, bu düşünceleri yazıya dökmelerini sağladı.
''Kutsal Yazılar'ın tümü Tanrı esinlemesidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek, doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır'' (2. Timoteos 3:16).
''Çünkü hiçbir peygamberlik sözü insan isteğinden kaynaklanmadı. Kutsal Ruh tarafından yöneltilen insanlar Tanrı'nın sözlerini ilettiler.'' (2.Petrus 1:21-22).
1500 yılı aşkın sürede 40 farklı kişi tarafından, farklı coğrafyalarda ve koşullarda yazılmış olmasına rağmen bütünlüğünü koruyan bir kitap olması Tanrı'nın müdahalesine bir kanıttır.
Kutsal Kitap ismi nereden gelir?
"Kutsal Kitap" terimi, Yunanca "küçük kitaplar" anlamına gelen biblia kelimesinden türemiştir. Zamanla bu terim, Kutsal Kitabı oluşturan tüm kitaplar için kullanılmaya başlanmıştır.
Kutsal Kitabın orijinal metinleri nerede?
Kutsal Kitabın orijinal metinleri günümüze ulaşmamıştır. Bunun nedeni, o dönemde papirüs ve parşömen gibi bozulabilir malzemeler kullanılmış olmasıdır. Ancak usta yazıcılar, bu metinleri büyük bir özenle kopyalayarak, gelecek nesiller için korudular.
Kutsal Kitap Değişti mi?
Hayır, Kutsal Kitap değişmemiştir.
Uzmanlar, günümüzdeki Kutsal Kitap metnini eski elyazmalarıyla dikkatlice karşılaştırmıştır. Bu incelemeler sonucunda, Kutsal Kitabın orijinal mesajının korunmuş olduğu tespit edilmiştir.
Bu durum mantıklıdır, çünkü Tanrı insanlara mesajını iletmek ve onların bu mesajı anlamasını istemiştir. Eğer Tanrı mesajını insanlara ulaştırmayı amaçladıysa, bunu zaman içinde koruması da beklenir.
Bu nedenle, Kutsal Kitap hem tarih boyunca hem de günümüzde Tanrı'nın insanlara verdiği değişmez bir mesaj olarak kalmıştır.
''Ot kurur, çiçek solar, Ama Tanrımız'ın sözü sonsuza dek durur.'' (Yeşaya 40:8, 1.Petrus 1:24-25)
''Size doğrusunu söyleyeyim, yer ve gök ortadan kalkmadan, her şey gerçekleşmeden, Kutsal Yasa'dan ufacık bir harf ya da bir nokta bile yok olmayacak.'' (Matta 5:18)
Kutsal Kitap Hangi Dilde Yazılmıştır?
Eski Ahit büyük ölçüde İbranice yazılmıştır. Yeni Ahit ise Yunanca yazılmıştır.
Neden Kutsal Kitabın Birçok Tercümesi Var?
Günümüzde birçok insan, Kutsal Kitabın orijinal olarak yazıldığı İbranice, Aramice ve Yunanca gibi dilleri anlamıyor. Ancak Kutsal Kitap, "her milletten, her kabileden ve her dilden" insanlara hitap eden bir "iyi haber" içerir (Vahiy 14:6). Bu nedenle, insanların Tanrı'nın mesajını kendi dillerinde okuyup anlaması için farklı tercümeler yapılması gereklidir.
Kutsal Kitap Çeviri Yöntemleri
Kutsal Kitap çevirileri genellikle üç ana yöntemden biriyle yapılır:
Kelimesi Kelimesine Çeviri:
Orijinal metni mümkün olduğunca birebir çevirmeye çalışır. Bu tür çeviriler, orijinal metnin yapısına sadık kalır, ancak bazen dilbilgisel yapılar farklı olduğu için anlaşılması zor olabilir.Düşünce Çevirisi:
Orijinal metindeki fikirlerin ve anlamın modern dille en iyi şekilde ifade edilmesini amaçlar. Bu yöntem, okuyucunun metni anlamasını kolaylaştırır ancak her zaman kelimesi kelimesine doğruluğu garanti etmez.Açıklamalı Çeviri:
Metni daha akıcı ve zevkli hale getirmek için özgür bir üslupla yeniden ifade eder. Ancak bu yaklaşımda, yorumlama ön planda olduğu için metnin asıl anlamı zaman zaman gölgelenebilir.
İyi Bir Çeviri Nasıl Olmalı?
İyi bir Kutsal Kitap çevirisi, orijinal metnin anlamını doğru bir şekilde aktarırken modern ve anlaşılır bir dil kullanır. Aynı zamanda, kelimesi kelimesine çeviri ile anlaşılır ifade arasında dengeli bir yaklaşım benimser. Böylece, hem metnin sadakati korunur hem de okuyucular için erişilebilir olur.
Farklı tercümeler, okuyucuların ihtiyaçlarına ve kültürel bağlamlarına göre şekillenir. Bu, Tanrı'nın mesajını herkesin kendi dilinde ve anlayışında kavrayabilmesi için bir nimettir.