İbrahim'e Verilen Vaatler
Yaklaşık 4000 yıl önce Fırat Nehri kıyısındaki Ur şehrinde yaşayan İbrahim, Tanrı tarafından kendisine verilen bir dizi vaatle kutsandı. Bu vaatler, Yaratılış kitabının 12 ile 22. bölümleri arasında anlatılmaktadır.
Peki, 4000 yıl önce yaşamış bir adama verilen bu vaatler bugün bizi neden ilgilendirmeli? Bunun sebebi, bu vaatlerin yalnızca İbrahim'e değil, aynı zamanda bizim de onunla birlikte miras alabileceğimiz bir gelecek sunmasıdır. Bu vaatler sonsuz yaşamı da içermektedir. Bu nedenle, yalnızca İbrahim'e verilen vaatleri değil, aynı zamanda bizim de bu vaatleri nasıl miras alabileceğimizi ve sonsuza kadar yaşayabileceğimizi anlatan Kutsal Kitap'ı okumak bizim için büyük bir önem taşımaktadır.
İbrahim Aracılığıyla Gelen Bereketler
İbrahim, Tanrı'nın çağrısını aldığı sırada, Keldanilerin Ur şehrinde yaşıyordu. Tanrı ona başka bir diyara gitmesini söyledi ve bu çağrıya uyarsa kendisinin ve başkalarının büyük bereketler alacağını vaat etti:
"Ülkeni, akrabalarını, baba evini bırak, sana göstereceğim ülkeye git. Seni büyük bir ulus yapacağım, seni kutsayacak, sana ün kazandıracağım, bereket kaynağı olacaksın. Seni kutsayanları kutsayacak, seni lanetleyeni lanetleyeceğim. Yeryüzündeki bütün halklar senin aracılığınla kutsanacak."
(Yaratılış 12:1-3)
İbrahim, Tanrı'nın çağrısına inanarak ve ona itaat ederek kutsanacaktı. Ancak bu kutsamalar yalnızca ona değil, aynı inancı taşıyan ve aynı itaati gösteren herkese de sunulacaktı. Elçi Pavlus, bu vaatlerin aslında müjdenin (İncil'in) bir parçası olduğunu ve bu vaatlere inanmanın, onların gerçekleşmesiyle birlikte gelen bereketlere kavuşmamızı sağlayacağını açıklar:
" Kutsal Yazı, Tanrı'nın öteki ulusları imanlarına göre aklayacağını önceden görerek İbrahim'e, "Bütün uluslar senin aracılığınla kutsanacak" müjdesini önceden verdi. Böylece iman edenler, iman etmiş olan İbrahim'le birlikte kutsanırlar." (Galatyalılar 3:8-9)
Diğer Önemli Vaatler
İbrahim, Tanrı'nın yönlendirmesiyle Kenan diyarına (bugünkü İsrail toprakları) ulaştığında, Tanrı ona bu topraklarla ilgili bir vaat verdi:
"Avram Yahve'nin buyurduğu gibi yola çıktı. Lut da onunla birlikte gitti. Avram Harran'dan ayrıldığı zaman yetmiş beş yaşındaydı. Karısı Saray'ı, yeğeni Lut'u, Harran'da kazandıkları malları, edindikleri uşakları yanına alıp Kenan ülkesine doğru yola çıktı. Oraya vardılar. Avram ülke boyunca Şekem'deki More meşesine kadar ilerledi. O günlerde orada Kenanlılar yaşıyordu. Yahve Avram'a görünerek, "Bu toprakları senin soyuna vereceğim" dedi. Avram kendisine görünen Yahve'ye orada bir sunak yaptı." (Yaratılış 12:4-7)
Bu vaat üzerine İbrahim, hayatının geri kalanında bu topraklarda bir yabancı ve yolcu olarak yaşamayı kabul etti. Çünkü biliyordu ki, vaat hemen gerçekleşmeyecek olsa da eninde sonunda yerine getirilecek ve o da bu toprakları sonsuza dek miras alacaktı. Tanrı, bu vaadini pek çok kez yineleyerek İbrahim'i teşvik etti. Bunlardan biri şu sözlerle kaydedilmiştir:
"Bulunduğun yerden kuzeye, güneye, doğuya, batıya dikkatle bak. Gördüğün bütün toprakları sonsuza dek sana ve soyuna vereceğim. Soyunu toprağın tozu kadar çoğaltacağım. Öyle ki, biri çıkıp da toprağın tozunu sayabilirse, senin soyunu da sayabilecek. Kalk, sana vereceğim toprakları boydan boya dolaş." (Yaratılış 13:14-18)
Bu vaatler yalnızca İbrahim için değil, onun iman mirasını paylaşan herkes içindir. Eğer biz de onun gibi Tanrı'nın sözlerine inanır ve O'na güvenirsek, bu vaatlerin bir parçası olabiliriz.
İbrahim'in Soyu
Tanrı'nın İbrahim'e verdiği vaatlerde onun soyunun (neslinin) özellikle vurgulandığını fark edeceksiniz. Peki, bu soy kimdir? Bu sorunun cevabında hiçbir şüpheye yer yoktur. İsa Mesih, Tanrı'nın İbrahim'e vaat ettiği soydur. Bu gerçek, Elçi Pavlus tarafından açık bir şekilde dile getirilmiştir:
" Vaatler İbrahim'e ve soyundan olana verildi. Tanrı birçok kişiden söz ediyormuş gibi, "Ve soyundan olanlara" demiyor; "Soyundan olana" demekle tek bir kişiden, yani Mesih'ten söz ediyor. " (Galatyalılar 3:16)
Bu nedenle, İbrahim ile birlikte bu vaatleri miras alacak olan kişi İsa Mesih'tir. O, vaat edilen toprakların mirasçısı olacak ve yeryüzündeki bütün imanlı halklar onun aracılığıyla kutsanacaktır:
"Kutsal Yazı, Tanrı'nın öteki ulusları imanlarına göre aklayacağını önceden görerek İbrahim'e, "Bütün uluslar senin aracılığınla kutsanacak" müjdesini önceden verdi. Böylece iman edenler, iman etmiş olan İbrahim'le birlikte kutsanırlar." (Galatyalılar 3:8-9)
Kutsama (Bereket)
İbrahim, Mesih'in gelişini sevinçle bekliyordu. İsa'nın kendisi de bunu şu sözlerle ifade etmiştir: "İbrahim, benim günümü göreceği için sevindi. Gördü ve buna sevindi."
(Yuhanna 8:56)
Bu vaatleri bilen ve onlara inanan herkes, İsa'nın tekrar gelişini aynı coşkuyla bekler. İsa dünyaya döndüğünde, uzun zamandır toprakta ölüm uykusunda olan İbrahim de dirilecek ve onunla birlikte vaat edilen toprakları sonsuza dek miras alacaktır. Bununla birlikte, birçok başka insan da sonsuz yaşama kavuşmak için diriltilecektir.
Bu Vaatler Seni de İlgilendiriyor!
Tanrı'nın bu vaatleri özellikle İbrahim ve Mesih'e verilmiş olsa da Tanrı'nın kurtuluş planı, birçok insanın da İbrahim'in soyu sayılmasını ve böylece onunla birlikte sonsuz yaşama kavuşmasını içerir. Eğer biz de İbrahim gibi Tanrı'ya iman eder ve imanımızı O'na itaate dönüştürürsek, Tanrı'nın muhteşem vaatlerini miras alma hakkına sahip olabiliriz.
Bu, Elçi Pavlus'un Galatyalılar'daki sözleriyle müjdelediği İyi Haber'dir:
" Öyleyse şunu bilin ki, İbrahim'in gerçek oğulları iman edenlerdir… Böylece iman edenler, iman etmiş olan İbrahim'le birlikte kutsanırlar. … Çünkü Mesih İsa'ya iman ettiğiniz için hepiniz Tanrı'nın oğullarısınız. Vaftizde Mesih'le birleşenlerinizin hepsi Mesih'i giyindi. Artık ne Yahudi ne Grek, ne köle ne özgür, ne erkek ne dişi ayrımı var. Hepiniz Mesih İsa'da birsiniz. Eğer Mesih'e aitseniz, İbrahim'in soyundansınız, vaade göre de mirasçısınız. " (Galatyalılar 3:7, 9, 26-29)
Bizim dileğimiz, Tanrı'nın vaatlerini öğrenmeniz, İbrahim gibi iman edip O'na itaat etmeniz ve böylece İsa Mesih tekrar geldiğinde bu muhteşem kutsamalara siz de kavuşmanızdır.