Eski Antlaşma'da Çokeşlilik

Eski Antlaşma'da birçok erkeğin birden fazla eş aldığına şahit oluruz. İbrahim, Yakup, Davut ve Süleyman gibi kişiler bu uygulamayı benimsemiştir. Bugün ise Hristiyan inancı, tek eşliliği Tanrı'nın tasarısı olarak kabul eder. Peki bu farklılığın sebebi nedir?

Öncelikle şunu bilmeliyiz: Çok eşlilik, Tanrı'nın başlangıçtaki isteği değildi. Yaratılış kitabında Tanrı, Adem'e yalnızca bir eş verdi: Havva. Bu birliktelik "bir beden" olma ilkesine dayandırıldı (Yaratılış 2:24). Tanrı'nın tasarısı, sevgi ve sadakat üzerine kurulu, tek eşli bir evlilikti.

'' . . . İkisi tek beden olacak. '' (Yaratılış 2:24)

Peki o hâlde neden Musa'nın Yasası altında buna izin verildi?
Burada bir ayrım yapmamız gerekiyor: Tanrı bazen halkın zayıflığı nedeniyle, onların günaha düşmesini bütünüyle engellemese de günahın sonuçlarını düzenleyen yasalar koymuştur. İsa, boşanma konusunu anlatırken aynı mantığı dile getirmişti: "İnatçı olduğunuz için Musa karılarınızı boşamanıza izin verdi. Başlangıçta bu böyle değildi." (Matta 19:8).

Aynı şekilde, çok eşlilik de Tanrı'nın ideal planı değildi ama halkın kültürel ve sosyal yapısı nedeniyle buna müsamaha gösterildi. Yine de yasa içinde sınırlandırmalar vardı. Özellikle kralların, kalplerini saptırmaması için çok eş edinmemeleri gerektiği açıkça belirtilmişti (Yasa'nın Tekrarı 17:17). Bu uyarı dikkate alınmadığında, örneğin Süleyman'da olduğu gibi, kalpler putlara yöneldi ve büyük bir ruhsal düşüş yaşandı (1. Krallar 11:3-4).

Mesih ile birlikte Tanrı'nın başlangıçtaki tasarısına dönülmüştür. İsa evliliği yorumlarken doğrudan Adem ve Havva'ya atıfta bulunmuş, evliliğin Tanrı tarafından "bir erkek ve bir kadın" olarak kurulduğunu vurgulamıştır (Matta 19:4-6).